Mavi Boncuk |
Selçuk Milar (1917 - 21 Şubat 1991), İstanbul'da doğdu. Robert College'den sağlık nedenleri ile ayrılmak zorunda kalan Milar, 1937 yılında Galatasaray Lisesi'ni bitirdi. 1938'de İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi, Mimarlık Fakültesi'ne girerek 1942-43 döneminde mezun oldu. Akademi müdürü Burhan Toprak'ın tavsiyesi ile Ankara'ya gelerek Erkek Teknik Öğretim Müşavirliği Mimari Bürosu'nda ünlü hoca Paul Bonatz'la çalıştı. Genel büro çalışmaları yanında Denizli Erkek Sanat Okulu ve Malatya Erkek Sanat Okulu gibi tamamen kendi telifi olan projeleride yaptı ve detaylandırdı.
"Yeter! Söz Milletindir!"[1]
1946'da hazırladığı Yeter Söz Milletindir afişi, bütün tahminlerin ötesinde bir etki yaparak Demokrat Parti'nin iktidara gelmesinde üstüne düşeni yaptı.
Eşref Paşa halkevi projesinden eline geçen ücreti ile 1947 Temmuz'da Eser[2] adında, başta mimarlık ve Dekorasyon olmak üzere bütün sanat kollarını kucaklayan bir dergi çıkardı. Ancak iki sayı yayınlanabildi.
1948 - 1950 Seneleri
1948'de Cündoğlu Hanı projesini hazırladı ve inşaatında uygulamaya katıldı. Bu arada çeşitli ev, mağaza projeleri hazırladı ve uygulamalarını yaptı. 1950'de 31.Dönem Yedek Subay Okulu'nu bitirdi ve Genelkurmay Başkanlığı İstihkam Dairesinde, İstanbul Kağıthane İstihkam Okulu projesini yaptı. Askerden sonra Demokrat Parti'ye ikinci bir afiş daha yaptı.
Endüstri Meslek lisesi Taş atölye binaları .
SEE: Article Kentin “Modern Harabeler”inin İncelenmesi: Denizli Taş Atölyeleri Örneği
Excerpt: Taş Atölyeler, Yusuf Batur Endüstri Meslek Lisesinin uygulama birimleri olarak inşa edilmiştir. Mimarı erken Cumhuriyet döneminde Türkiye’nin ulusal mimari yaklaşımını oluşturmak üzere davet edilen Alman Mimar Paul Bonatz’ın asistanı ve öğrencisi olan Selçuk Milar’dır. Bonatz, 1940larda Ankara’da Saraçoğlu Mahallesi’nin tasarımı, Sergievi’nin Opera Binasına dönüşümü gibi önemli projelere imza atmıştır. Milar’ın Bonatz ile olan usta-çırak ilişkisi ise görev aldığı Milli Eğitim Bakanlığına bağlı Erkek Teknik Eğitim Müşavirliği Mimari Bürosunda başladı. Selçuk Milar İstanbul Güzel Sanatlar Akademi Mimarlık Bölümü’nde aldığı eğitimin ardından Bonatz’la birlikte çalışmalarda bulunmuştur. Denizli Yusuf Batur Endüstri Meslek Lisesi ile birlikte yıkılan Malatya Erkek Sanat Okulu Milar’ın önemli eserleri arasındadır.
Yaptıklarımız, yapacaklarımızın teminatıdır
Demokratlar Yeter Söz Milletindir afişindeki el gibi, halkta büyük etki yapacak bir afişle karşılaşmamak için, dünyada hiç görülmemiş bir kanun çıkarmışlar ve seçim afişlerinde, resim, çizgi, fotoğraf kullanılmasını yasaklamışlardı. Ayrıca halkın bir kısmı yapılan icraattan şikayetçiydi. Halkın memnun olanı da olmayanı da aldatılmamalıydı. Sonuç : Yaptıklarımız, yapacaklarımızın teminatıdır!
1953 - 1957 Mimar ve Mühendis Odaları Birliği Kanunu[3]
1953'te Ada apartmanı projeleri ve uygulaması yürürken bir yandan Mimarlar Birliği çalışmaları da yürüyordu. Amaç, Mimar ve Mühendis Odaları Birliği Kanunu'nu (TMMOB) TBMM'den çıkarmaktı. İncelemeler gösteriyordu ki bu kanunun yıllardan beri çıkmamasının asıl nedeni, işi Mimarlar Birliği ele aldığı zaman tasarıyı mimarların yararına ele alıyordu. Oysa o öyle bir tasarı tüm meslek kurumlarını kapsamalıydı. Uzun süren çalışmalardan sonra ortaya çıkan prototip kanun tasarısı, TBMM komisyonunda başarı ile sonuna kadar yaklaşmışken , yönetim kurulu düşürüldü. Selçuk Milar şimdiki kanundan sonra'da, Mimarlar Odasında önemli görevler üstlendi. Odalar Birliğinde, basın komisyonunda Bülten adı ile bir haber bülteni yayımladı.
1952 yılında TYMB Yöneticileri Atatürk huzurunda. Ortada Başkan Selçuk Milar, yanında Yönetim Kurulu Üyesi Selma Demren. (Mimarlık Dergisi, 1951)
Çeşitli gazete ve dergilerde yayımlanan makaleleri, bilirkişilikleri, mimari proje yarışmalarında, Milli Kütüphane Daimi Resim ve Heykel Galerisi'nin ve Devlet Resim ve Heykel Sergisinin jüri üyelikleri, ayrıca reklam ve amblem alanında eserleri vardır. CICA (Confederation International des Credits Agricols) amblemi, bugüne kadar uluslararası olmuş ilk Türk Eseridir. Milar, Ankara Devlet Mühendislik ve Mimarlık Akademisi'nde mimari proje, iç mimari, ince yapı dersleri vermiştir.[4]
1957 yılına gelindiğinde Milar, Ankara'nın ilk sanat galerisi olan Galeri Milar’ı açtı. Bu galeri belki de ilk mobilya ve dekorasyon galerisiydi. Milar Galerisi, Bedri Rahmi Eyüpoğlu, Füreya Koral, Orhan Peker, Gencay Kasapçı, Cevdet Altuğ gibi birçok ünlü sanatçıların sergilerini ev sahipliği yaptı ve yeni bir mobilya anlayışına öncülük etti.
1963 Yılında Aynur Alanson (vefati 2017) (Mazhar Alanson'un ablası) ile evlenen Milar'ın bu ikinci evliliğinden 1964 yılında Kerim Han Milar, 1966 yıllında Kemal Milar adını verdiği iki oğlu oldu.
Selçuk Milar'ın Vefatıyla birlikte Arkitekt Dergisinde yakın arkadaşları Vedat Dalokay, Şevki Vanlı, Gencay Kasapçı, Turan Erol, Yiğit Gülöksüz, Abidin Dino, Mehmet Gürlek uzun uzun Milar'la olan güzel anılarını paylaşmışlardır.
See Also : Selçuk Milar: Mimar, Tasarımcı, Galerici, Editör, Yayıncı
17/4/2012 / skopbülten / Çetin Ünalın
[1] Necati Özkan'ın "Seçim Kazandıran Kampanyalar" (MediaCat Kitapları-2002).
kitabı "Bu sloganın öyküsü" ayrıntısıyla anlatılır
1950 seçimlerinden önce CHP iktidarının Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel, "Yeter söz milletindir" sloganının yaratıcısı "Memurunu"çağırır...
Selçuk Milar'ı:
-Demokrat Parti'nin "Yeter Söz Milletindir!" afişini siz yaptınız değil mi?
-Evet efendim, altında imzam var.
-Sizi yürekten kutlarım.
İnsanda hayranlık uyandıran çok üstün bir başarı.
-Teşekkür ederim.
Özellikle sizin beğenmiş olmanız beni çok mutlu etti.
-Asıl sizden biz yararlanmak isterdik...
-Siz benden böyle bir hizmet isteseydiniz yapmazdım.
Çünkü ben Türk milletinin demokrasi gerçeğini dinlemesini değil, yaşamasının hasreti içindeyim.
O nedenle sizin iktidarı halkın oylarıyla kaybetmeniz ve muhalefetteki partinin iktidara gelmesini istiyorum.
-Peki ama "Yeter" sözü ile ne demek istiyorsunuz...
"Ne yeter?" -Muhalifleri destekleyen vatandaşlara yapılanlar yeter; her gün gazetelerde okuduğumuz tatsız olaylar yeter; devletin görevi olan hizmetlerin muhalefetteki vatandaşlardan esirgenmesi yeter...
-Bu afişi sizden kim istedi?
-Onu size kesinlikle söyleyemem Bakanım.
Neden?
-Başlarına neler geleceğini bildiğim için.
Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel "Yeter söz milletindir" sloganının yaratıcısı "Memur Selçuk Milar'a" teşekkür eder... Elini sıkar.
20 gün sonra... Selçuk Milar'ın "Urfa'da bir şantiyeye" tayini çıkar.
Selçuk Milar da "İstifayı basar." Bugün...
Selçuk Milar'ı kimse bilmiyor ama... "Efsane sloganı" hâlâ yaşıyor:
"Yeter söz milletindir."
[2] ESER’in ilk sayısında önsöz niteliğinde şöyle denilmektedir:
“ATATÜRK, bize şu parolayı verdi: 'Sanat ve sanatkârdan mahrum bir cemiyetin hayatiyeti olamaz'”
“Bir millet daima verdiği eserler kadar büyüktür. Bugün, sanatın her kolunda yeni bir nesil ilk eserlerini vermeğe başlamış bulunuyor. Yeninin gelişmesi, gerinin zararlı baskısından kurtulması lazım. ESER, genç sanatkârların seslerini içeriye ve dışarıya duyuracak bir buluşma merkezi. Sözle iş arasındaki farktan kurtulmak için, sözü bırakıp işe girişiyoruz.”
İkinci sayıda ise okuyucuya şöyle seslenir:
“Fikir ve sanat sözden ibaret değil. Memleketimizde ne kadar dergi varsa hepsi de sözle yetiniyor. Biz, bu çerçevenin dışına çıkarak, çok büyük bir ihtiyacı karşılamağa, bomboş bir yeri gücümüzün yettiği kadar doldurmağa çalışıyoruz.”
[3] 1931 yılında Türk Güzel Sanatlar Birliği Mimari Şubesi’ne kayıtlı 86 üyenin 30 tanesinin adlarından anlaşıldığı kadarıyla Rum ve Ermeni kökenlidir. 1940 tarihinde 205 üyenin ise 34 tanesinin gayrimüslim olduğu görülmektedir.
Selçuk Milar (1917 - 21 Şubat 1991), İstanbul'da doğdu. Robert College'den sağlık nedenleri ile ayrılmak zorunda kalan Milar, 1937 yılında Galatasaray Lisesi'ni bitirdi. 1938'de İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi, Mimarlık Fakültesi'ne girerek 1942-43 döneminde mezun oldu. Akademi müdürü Burhan Toprak'ın tavsiyesi ile Ankara'ya gelerek Erkek Teknik Öğretim Müşavirliği Mimari Bürosu'nda ünlü hoca Paul Bonatz'la çalıştı. Genel büro çalışmaları yanında Denizli Erkek Sanat Okulu ve Malatya Erkek Sanat Okulu gibi tamamen kendi telifi olan projeleride yaptı ve detaylandırdı.
"Yeter! Söz Milletindir!"[1]
1946'da hazırladığı Yeter Söz Milletindir afişi, bütün tahminlerin ötesinde bir etki yaparak Demokrat Parti'nin iktidara gelmesinde üstüne düşeni yaptı.
Demokrat Parti çevresinde büyük saygınlık kazanmış olmasına rağmen hiçbir zaman bundan faydalanma yoluna gitmeyen Milar, Celal Bayar’ın kendisini “Bizim partidendir” şeklinde tanıtması üzerine; “Hayır Sayın Bayar! Ben bir demokratım, ama Demokrat Partili değilim” diyerek itiraz etmiştir.
Demokrat Parti sonraki dönemlerde Milar'dan esinlenerek çeşitli çalışmalar yapsa da pek başarılı olamadı.
Eşref Paşa halkevi projesinden eline geçen ücreti ile 1947 Temmuz'da Eser[2] adında, başta mimarlık ve Dekorasyon olmak üzere bütün sanat kollarını kucaklayan bir dergi çıkardı. Ancak iki sayı yayınlanabildi.
1948 - 1950 Seneleri
1948'de Cündoğlu Hanı projesini hazırladı ve inşaatında uygulamaya katıldı. Bu arada çeşitli ev, mağaza projeleri hazırladı ve uygulamalarını yaptı. 1950'de 31.Dönem Yedek Subay Okulu'nu bitirdi ve Genelkurmay Başkanlığı İstihkam Dairesinde, İstanbul Kağıthane İstihkam Okulu projesini yaptı. Askerden sonra Demokrat Parti'ye ikinci bir afiş daha yaptı.
Endüstri Meslek lisesi Taş atölye binaları .
SEE: Article Kentin “Modern Harabeler”inin İncelenmesi: Denizli Taş Atölyeleri Örneği
Excerpt: Taş Atölyeler, Yusuf Batur Endüstri Meslek Lisesinin uygulama birimleri olarak inşa edilmiştir. Mimarı erken Cumhuriyet döneminde Türkiye’nin ulusal mimari yaklaşımını oluşturmak üzere davet edilen Alman Mimar Paul Bonatz’ın asistanı ve öğrencisi olan Selçuk Milar’dır. Bonatz, 1940larda Ankara’da Saraçoğlu Mahallesi’nin tasarımı, Sergievi’nin Opera Binasına dönüşümü gibi önemli projelere imza atmıştır. Milar’ın Bonatz ile olan usta-çırak ilişkisi ise görev aldığı Milli Eğitim Bakanlığına bağlı Erkek Teknik Eğitim Müşavirliği Mimari Bürosunda başladı. Selçuk Milar İstanbul Güzel Sanatlar Akademi Mimarlık Bölümü’nde aldığı eğitimin ardından Bonatz’la birlikte çalışmalarda bulunmuştur. Denizli Yusuf Batur Endüstri Meslek Lisesi ile birlikte yıkılan Malatya Erkek Sanat Okulu Milar’ın önemli eserleri arasındadır.
Yaptıklarımız, yapacaklarımızın teminatıdır
Demokratlar Yeter Söz Milletindir afişindeki el gibi, halkta büyük etki yapacak bir afişle karşılaşmamak için, dünyada hiç görülmemiş bir kanun çıkarmışlar ve seçim afişlerinde, resim, çizgi, fotoğraf kullanılmasını yasaklamışlardı. Ayrıca halkın bir kısmı yapılan icraattan şikayetçiydi. Halkın memnun olanı da olmayanı da aldatılmamalıydı. Sonuç : Yaptıklarımız, yapacaklarımızın teminatıdır!
1953 - 1957 Mimar ve Mühendis Odaları Birliği Kanunu[3]
1953'te Ada apartmanı projeleri ve uygulaması yürürken bir yandan Mimarlar Birliği çalışmaları da yürüyordu. Amaç, Mimar ve Mühendis Odaları Birliği Kanunu'nu (TMMOB) TBMM'den çıkarmaktı. İncelemeler gösteriyordu ki bu kanunun yıllardan beri çıkmamasının asıl nedeni, işi Mimarlar Birliği ele aldığı zaman tasarıyı mimarların yararına ele alıyordu. Oysa o öyle bir tasarı tüm meslek kurumlarını kapsamalıydı. Uzun süren çalışmalardan sonra ortaya çıkan prototip kanun tasarısı, TBMM komisyonunda başarı ile sonuna kadar yaklaşmışken , yönetim kurulu düşürüldü. Selçuk Milar şimdiki kanundan sonra'da, Mimarlar Odasında önemli görevler üstlendi. Odalar Birliğinde, basın komisyonunda Bülten adı ile bir haber bülteni yayımladı.
1952 yılında TYMB Yöneticileri Atatürk huzurunda. Ortada Başkan Selçuk Milar, yanında Yönetim Kurulu Üyesi Selma Demren. (Mimarlık Dergisi, 1951)
Çeşitli gazete ve dergilerde yayımlanan makaleleri, bilirkişilikleri, mimari proje yarışmalarında, Milli Kütüphane Daimi Resim ve Heykel Galerisi'nin ve Devlet Resim ve Heykel Sergisinin jüri üyelikleri, ayrıca reklam ve amblem alanında eserleri vardır. CICA (Confederation International des Credits Agricols) amblemi, bugüne kadar uluslararası olmuş ilk Türk Eseridir. Milar, Ankara Devlet Mühendislik ve Mimarlık Akademisi'nde mimari proje, iç mimari, ince yapı dersleri vermiştir.[4]

1963 Yılında Aynur Alanson (vefati 2017) (Mazhar Alanson'un ablası) ile evlenen Milar'ın bu ikinci evliliğinden 1964 yılında Kerim Han Milar, 1966 yıllında Kemal Milar adını verdiği iki oğlu oldu.
Selçuk Milar'ın Vefatıyla birlikte Arkitekt Dergisinde yakın arkadaşları Vedat Dalokay, Şevki Vanlı, Gencay Kasapçı, Turan Erol, Yiğit Gülöksüz, Abidin Dino, Mehmet Gürlek uzun uzun Milar'la olan güzel anılarını paylaşmışlardır.
See Also : Selçuk Milar: Mimar, Tasarımcı, Galerici, Editör, Yayıncı
17/4/2012 / skopbülten / Çetin Ünalın
[1] Necati Özkan'ın "Seçim Kazandıran Kampanyalar" (MediaCat Kitapları-2002).
kitabı "Bu sloganın öyküsü" ayrıntısıyla anlatılır
1950 seçimlerinden önce CHP iktidarının Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel, "Yeter söz milletindir" sloganının yaratıcısı "Memurunu"çağırır...
Selçuk Milar'ı:
-Demokrat Parti'nin "Yeter Söz Milletindir!" afişini siz yaptınız değil mi?
-Evet efendim, altında imzam var.
-Sizi yürekten kutlarım.
İnsanda hayranlık uyandıran çok üstün bir başarı.
-Teşekkür ederim.
Özellikle sizin beğenmiş olmanız beni çok mutlu etti.
-Asıl sizden biz yararlanmak isterdik...
-Siz benden böyle bir hizmet isteseydiniz yapmazdım.
Çünkü ben Türk milletinin demokrasi gerçeğini dinlemesini değil, yaşamasının hasreti içindeyim.
O nedenle sizin iktidarı halkın oylarıyla kaybetmeniz ve muhalefetteki partinin iktidara gelmesini istiyorum.
-Peki ama "Yeter" sözü ile ne demek istiyorsunuz...
"Ne yeter?" -Muhalifleri destekleyen vatandaşlara yapılanlar yeter; her gün gazetelerde okuduğumuz tatsız olaylar yeter; devletin görevi olan hizmetlerin muhalefetteki vatandaşlardan esirgenmesi yeter...
-Bu afişi sizden kim istedi?
-Onu size kesinlikle söyleyemem Bakanım.
Neden?
-Başlarına neler geleceğini bildiğim için.
Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel "Yeter söz milletindir" sloganının yaratıcısı "Memur Selçuk Milar'a" teşekkür eder... Elini sıkar.
20 gün sonra... Selçuk Milar'ın "Urfa'da bir şantiyeye" tayini çıkar.
Selçuk Milar da "İstifayı basar." Bugün...
Selçuk Milar'ı kimse bilmiyor ama... "Efsane sloganı" hâlâ yaşıyor:
"Yeter söz milletindir."

“ATATÜRK, bize şu parolayı verdi: 'Sanat ve sanatkârdan mahrum bir cemiyetin hayatiyeti olamaz'”
“Bir millet daima verdiği eserler kadar büyüktür. Bugün, sanatın her kolunda yeni bir nesil ilk eserlerini vermeğe başlamış bulunuyor. Yeninin gelişmesi, gerinin zararlı baskısından kurtulması lazım. ESER, genç sanatkârların seslerini içeriye ve dışarıya duyuracak bir buluşma merkezi. Sözle iş arasındaki farktan kurtulmak için, sözü bırakıp işe girişiyoruz.”
İkinci sayıda ise okuyucuya şöyle seslenir:
“Fikir ve sanat sözden ibaret değil. Memleketimizde ne kadar dergi varsa hepsi de sözle yetiniyor. Biz, bu çerçevenin dışına çıkarak, çok büyük bir ihtiyacı karşılamağa, bomboş bir yeri gücümüzün yettiği kadar doldurmağa çalışıyoruz.”
[3] 1931 yılında Türk Güzel Sanatlar Birliği Mimari Şubesi’ne kayıtlı 86 üyenin 30 tanesinin adlarından anlaşıldığı kadarıyla Rum ve Ermeni kökenlidir. 1940 tarihinde 205 üyenin ise 34 tanesinin gayrimüslim olduğu görülmektedir.
Birliğe üye olmak için resmi bir zorunluluk bulunmamaktadır. Türk Yüksek Mimarlar Birliği, Dernekler Kanuna tabii, mesleki amaçlar doğrultusunda gönüllü katılıma dayalı bir örgütlenme biçimidir.
[4] "Nizami Yaver’in başarısına ek olarak, 1939 ve 1945 yılları arasında Marie Louis Sue’un Akademi’nin Tezyini Sanatlar şubesi şefi olması; yine 1940’lı yıllarda Utarit İzgi gibi modern tasarım yönelimli mimar hocaların Akademi’de ders vermeye başlaması, 1953 yılında mimar Fazıl Aysu ve içmimar Baki Aktar’ın Beyoğlu’nda Türkiye’nin ilk mobilya ve dekorasyon mağazası Moderno’yu açması, 1957 yılında Sadi Öziş, Şadi Çalık, İlhan Koman’ın Kare Metal Atölyesi’ni kurmaları, 1960’lı yıllarda Akademi öğrencilerinden Yıldırım Kocacıklıoğlu ve Turhan Uncuoğlu’nun Interno’yu kurmaları, eş zamanlı olarak mimar Ratip Erhan ve Sadun Ersin’in Form adıyla bir mobilya ve dekorasyon mağazası açmaları; Ankara’da Azmi ve Bediz Kozun’un MDP’yi (Mobilya, Dekorasyon, Proje) açmaları, yine Ankara’da Selçuk Milar ve Ali İhsan Şark’ın Şark Mobilya’yı kurmaları ve Turgut Cansever, Şevki Vanlı gibi isimlerin bu mağaza için tasarımlar üretmeleri, Türkiye’de modern iç mekân ve mobilyanın üretiminin önemli aşamalarıdır. Bu noktada kurulum fikri 1930’lara dayanan Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulunun 1957 yılında kurulması ve kurumda Mobilya ve İçmimarlık adıyla bir bölümün açılması, İçmimarlık eğitimin kurumsallaşmasında diğer önemli bir aşamadır."
Şumnu, 2014,s.9. | Şumnu, Umut (der.), 2014, Türkiye’de İçmimarlık ve İçmimarlar, İçmimarlar Odası Yayınları, Ankara.
ARTICLE
Örgütçü, Mimar, Tasarımcı, Galerici, Yazar, Editör, Yayıncı Selçuk Milar
Çetin Ünalın, Mimar
Mimarlar Derneği 1927, arşivinde bulunan mimar, tasarımcı, galerici, yazar, editör, yayıncı ve mimarların örgütlenmesine büyük emeği geçmiş Selçuk Milar’a ait 1950-1956 arasında yapılmış 16 özgün afişi, 17 Nisan 2012’de Ankara’da açılışını yaptığı bir sergi ile ilk defa izleyicilerle buluşturdu.
MİLAR HAKKINDA (1)
21 Şubat 1991’de kaybettiğimiz Milar, 1917’de İstanbul’da vali oğlu olarak doğmuş, Robert Kolej’den sağlık nedenleriyle ayrılmak zorunda kaldıktan sonra 1937’de Galatasaray Lisesi’ni bitirmiştir. 1938’de İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi’ne girerek 1943’te mezun olmuş, bir dönem Ankara’da Erkek Teknik Öğretim Müşavirliği Mimari Bürosu’nda Paul Bonatz’la çalışmıştır. Daha 18 yaşındayken Varlık dergisine hikâyeler yazmıştır. Akrabası Necip Fazıl Kısakürek’in Büyük Doğu dergisinde de yazıları çıktığı söylenir. Ankara’daki Cündoğlu Han (1948), Denizli Erkek Sanat Okulu (1945), Malatya Erkek Sanat Okulu (1946), İzmir Eşref Paşa Halkevi (1947) gibi pek çok mimari ve dekorasyon projesi hazırlamış, bunları uygulama şansı bulmuştur. Mimari proje ve çeşitli plastik sanatlar yarışmalarında jüri üyeliklerinde yapmıştır. Reklam ve amblem alanında eserleri vardır. Ankara Devlet Mimarlık Mühendislik Akademisi’nde mimarlık, iç mimarlık ve ince yapı dersleri vermiştir.
MİMARLARIN ÖRGÜTLENMELERİNE KATKILARI (2)
Milar’ın sergisine evsahipliği yapan Mimarlar Derneği 1927, 1927’de Ankara’da Türk Mimarlar Cemiyeti adıyla kurulan, 1934’ten sonra “Türk Yüksek Mimarlar Birliği” (TYMB) adını alan örgütün günümüzdeki devamıdır.
Milar TYMB Yönetim Kurulları’nda şu görevlerde bulunmuştur:
29 Aralık 1948 – 24 Aralık 1949, Yedek Üye
24 Aralık 1949 – 23 Aralık 1950, Yedek Üye, Genel Sekreter ayrılınca Genel Sekreter,
31 Aralık 1951 – 4 Eylül 1952, Genel Sekreter, Başkan ayrılınca Başkan
Milar, Oda yapısında örgütlenmeye en çok inanlardan, TMMOB Kanun taslağının hazırlanmasında ve takibinde büyük emeği geçenlerden birisidir. Mimarlar dernek olarak ilk örgütlenmelerinden çok kısa bir süre sonra Oda statüsüne geçmelerinin onları daha güçlü kılacağına inanmışlar, bu yönde inançla, ısrarla çaba göstermişler, taslaklar hazırlamışlar, bunları ilgililerine iletmiş, kamuoyuyla paylaşmış, takipçisi olmuşlardır. Ancak 1931’deki “Mimarlar Odaları Kanunu” önerileri, zamanın Nafia Bakanı’nın kapsamının genişletilmesi isteği nedeniyle bir süre sonra mühendisler de devreye girmiş, çeşitli komisyonlarda yıllarca sürecek, sonuç alınamayan çalışmalar (çatışmalar) başlamıştır. Komisyon çalışmalarının sonuç vermemesi üzerine, mühendisler 20.06.1951’de tasarılarını meclise iletmişlerdir.
Mühendislerin taslaklarını Meclise iletmeleri ve 31.12.1951’de Yönetim Kuruluna Genel Sekreter seçilmesi sonrası 09.02.1952’de Milar, Odalar Kanunu takibi raportörlüğüne talip olmuş, bunun üzerine Yönetim Kurulundan bazı üyeler itiraz ederek istifa etmişlerdir. Ancak Dernek karar defterlerinden Milar ve yeni oluşan Yönetim Kurulunun hızla, biraz da kızgınlıkla gece geç saatlere kadar çalışarak, 14.02.1952’de kanun tasarısı hakkındaki görüşlerini oluşturdukları anlaşılmaktadır. Bu görüşler tartışarak 17.05.1952’de de Süleyman Kuranel eliyle Bayındırlık Komisyonu’na mimarların TMMOB Kanun taslağı olarak iletilerek gündeme alınmasını sağlanmıştır. Bayındırlık Komisyonu Başkanı, Gaziantep milletvekili, mimar Süleyman Kuranel, Milar yerine 04.09.1952’de yapılan Olağanüstü Genel Kurulda, üç dönem 25.12.1954’e kadar sürdüreceği TYMB Başkanlığına seçilmiştir.
Milar her zaman örgütlü mücadele fikrine en çok inananların başında gelmiştir. Ancak sanatçı kişililiği, projeciliği ile daha çok mimarlığın bürokrasi ve uygulama bölümünde çalışan, kendisinden yaklaşık on yaş büyük Talat Özışık, İsmet Barutçu, Nizamettin Doğu gibi Derneğe büyük emekleri geçmiş kişilere karşı adeta tek başına bir muhalefet oluşturmuştur. Kişisel yapısı da buna uygundur. Bu ilişki Odanın kurulması aşamasında da görülmüş, Milar hep Ankaralılarla değil İstanbullulara birlikte hareket etmiştir.
Milar 15.12.1954’te yapılan ilk Genel Kurulda, Mimarlar Odası Genel Merkezi Haysiyet Divanı (Onur Kurulu) üyesi olarak seçilmiştir. Burada dikkati çeken, yönetime seçilenlerin, Ankaralı Milar dışında tümünün İstanbullu olmasıdır. Bu ilişki daha sonra da sürmüştür. O dönem İstanbul’da bulunan Oda Merkez Yönetimi tarafından Ankara Şubesi Kurucu Yönetim Kurulu’na 24.111955’te Milar, Vedat Dalokay, Necdet Şalvuz, Cemil Topçubaşı, Ertuğrul Özakdemir ile birlikte atanmıştır. Bu listenin özelliği ise, Milar dışındakilerin hiçbirisinin daha önce TYMB Yönetim Kurullarında görev almamasıdır. Bu Oda kuruluşunu hayata geçirenlerin Dernek kanatlarından çıkma kararlarından kaynaklanmaktadır. Dernek defteri yazışmalarından anlaşıldığı kadar, bu grup adına hareket eden, o dönem İstanbul’da bulunan Oda ile ilişkileri kuran en aktif üye Milar’dır.
Daha sonra 25.12.1955’te yapılan ilk Genel Kurulda seçilen Mimarlar Odası Ankara Şubesi Yönetim Kurulunun sekreter üyesi Milar’dır. İlk yılların kuruluş dönemi yokluk ortamında Milar’ın Ankara, Posta Caddesi Cündoğlu Han’daki ofisi Ankara Şubesi’nin resmî çalışma merkezidir ve adres olarak burası gösterilmiştir. Ankara Şubesi’nin 23.12.1956’da yapılan 2. Dönem Genel Kurulunda bu yönetim tamamen tavsiye edilmiş “Dernekçilerin” oluşturduğu bir kadro yönetime gelmiştir. Bundan sonra Milar’ın adına Oda ve Dernek Yönetiminde rastlamıyoruz. Sadece 01.02.1956’da çıkan TMMOB Bülten dergisinin ilk ve tek, o sayısının yayın müdürü olarak mimar ve mühendislerin örgütlenme ortamında görülmüştür.
MİLAR’IN AFİŞLERİ
Siyasî tarihimizin belki de en önemli, bazılarınca Demokrat Parti’nin seçimi kazanmasında büyük etkisi olduğu söylenen “Yeter Söz Milletindir!” sloganı ve afişi Milar’a aittir. Kazanılamayan 1946 seçimleri için hazırlanan afiş, kazanılan 1950 seçimlerinde de kullanılmıştır.(3) Afişin halk tarafından benimsenmesi, basında geniş yer bulması üzerine dönemin Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel, o sırada Teknik Öğretim Müsteşarlığı’nda çalışan Milar’ı işyerinde sitemini belirtmek için ziyaret etmiştir. Bu olaydan yaklaşık 20 gün sonra Milar’ın Urfa'da bir şantiyeye tayini çıkmış, bunu üzerine görevinden ayrılmıştır.(4)
Ancak Demokrat Parti, seçimlerde büyük bir zafer kazanarak iktidar olmasına rağmen böyle güçlü afişlerle karşılaşmamak için, seçim afişlerinde resim kullanımını yasaklayan özel bir kanun çıkarmıştır. Yıllarca yürürlükte kalan böyle bir kanunun dünyanın başka hiçbir ülkesinde görülmediği Milar tarafından belirtilmiştir.
Hatırını kıramayacağı bazı dostlarının büyük ısrarla bir afiş daha istemeleri üzerine, iktidar partisinin bazı uygulamalarını kınamasına rağmen, halkın bir kısmının yapılan icraattan şikâyetçi olduğu düşüncesiyle, halka inanmadığı bir şey söylememek için kanun uyarınca resimsiz, sadece üç kelimelik bir afiş hazırlamıştır: “Yaptıklarımız Yapacaklarımızın Teminatıdır.”
Demokrat Parti çevresinde büyük saygınlık kazanmış olmasına rağmen hiçbir zaman bundan faydalanma yoluna gitmemiş, onunla bütünleşmemiştir. Celal Bayar’ın kendisini “Bizim partidendir” şeklinde takdim etmesi üzerine, “Hayır, ben bir demokratım, ama Demokrat Partili değilim” diyerek itiraz etmiştir.(5)
Uzun yıllar Ziraat Bankası reklam afişlerini hazırlamıştır. Şevki Vanlı(6) Ziraat Bankası’nın başak benzeri ambleminin Milar’a ait olduğunu söyler. Ayrıca yakın tarihe kadar kullanılan, bugün basit bir değişime uğramış Şekerbank amblemi de ona aittir.
ESER DERGİSİ
1947’de başlığında “mimarlık, resim, heykel, dekorasyon, musiki, tiyatro, sinema” gibi konuları kapsayacağı belirtilen Eser dergisini yayımlamıştır. Eşref Paşa Halkevi projesinden eline geçen ücretle yayımlamaya başladığı iki aylık dergi Temmuz-Ağustos 1947 ve Nisan 1948 olmak üzere iki sayı çıkmıştır. “Sahibi ve yayın müdürü, sayfaya koyan, kapak kompozisyonu, başlıklar ve büyük harfleri çizen: Milar”dır. İzmit Kâğıt Fabrikası’nın yaptırdığı özel bir kâğıda bastırmıştır. Yurtiçinde ve yurtdışında çoğu mimar dostları olmak üzere temsilcileri vardır. “Türkiye’de basılmıştır” ibaresinin ayrıca İngilizce ve Fransızcada yazılmış olması, uluslararası olma hayallerinin göstergesidir. Dergide Abidin Dino, Nurullah Berk, Bedri Rahmi Eyüboğlu gibi sanat toplumundan önemli kişilerin yazıları ve Le Corbusier’den bir çeviri bulunmaktadır. Kendisi de “Yeni Türk Sanatı” ve “Paul Bonatz” başlıklı iki yazı yazmıştır. Ayrıca haberler, notlar ve aktüalite bölümleri vardır.
GALERİ MİLAR
1957 yılında Ankara’nın ilk sanat galerisi “Galeri Milar”ı kurmuştur. Burada dönemin birçok ünlü sanatçısının resim, batik, dekoratif ahşap işleri, mozaikleri gibi plastik sanatların çeşitli kollarını sergilemiştir. Şevki Vanlı (7) gerçek resmi, heykeli, mobilyayı Ankara’ya onun tanıttığını belirtir; galeride Celal Bayar’ı, Hasan Ali Yücel’i gördüğünü ilave eder. Bu galeri sadece plastik sanatlarının sergilenmesinin ötesinde, ülke ölçeğinde sanatsevenlerin buluştuğu sosyal iletişim ortamı olma özelliğini de yükümlenmiştir.(8)
Vedat Dalokay, Milar’ın projesini yaptığı Cündoğlu Hanın duvarlarında Abidin Dino’nun resimlerine yer vererek onu sanat dünyasına tanıtılmasına katkı sağlamaya çabaladığını anlatır.(9)
Milar’ın tasarladığı ve imal ettirdiği mobilyaları da Galeri Milar’da sergilemiş, yeni bir mobilya anlayışına öncülük etmiştir. Bu özgün tasarımların yanı sıra dönemin İtalyan ve Danimarka tasarımlarını, niteliklerinde hiçbir eksilme olmadan Türkiye’de ilk kez Milar üretmiş, detaylarda, malzeme seçimlerinde ve imalattaki titizlik neticesi yıllarca bu mobilyalar Ankara’da birçok evin en seçkin ve en sağlam eşya olarak kalmıştır.(10)
TMMOB BÜLTEN DERGİSİ
TMMOB tarafından üçüncü çalışma döneminde çıkarılmaya başlayan TMMOB haber ve fikir organı Bülten dergisinin ilk sayısının yayın müdürü Milar’dır. Ayda iki defa çıkarılan derginin 01.02.1956 tarihli ilk sayısının kapak sayfasında “Neşriyatı Milar idare etmiştir” notu özellikle belirtilmiştir. TMMOB Yönetim Kurulu Bülten’i yalnızca mesleki konuları içermeyip, ülke çıkarları açısından topluma sunulacak bir yayın organı olarak yayımlanmasını kararlaştırılmıştır. Dergi tüm üyelere ödemeli gönderilmiş, bunun 3.500’ü abone olmuştur.(11) İkinci sayıdan itibaren Milar’ın adına dergide rastlamamaktayız. Milar’ın titiz kişiliği ve TMMOB Yönetiminin önerdiği bütçeyi ayırmaması nedeniyle birlikte çalışmaya devam edememişlerdir.(12)
HAKKINDA YAZILANLAR
1991’de vefatının ardından Arkitekt dergisinde dostları tarafından yazılanlardan birkaç kısa not ile kendisini analım(13) :
Şevki Vanlı:
Milar, mimarlık ve sanat dünyasında Ankara’ya simge olmuştur. Yurtdışından, İstanbul’dan gelen her sanatçı ona uğrardı. Milar’ın en büyük kabahati, geniş çevrelere uyum sağlamaması oldu. Çünkü en iyiyi yapmaktan kimse onu vazgeçiremedi ve çok az kişi onun kıymetini bildi. Milar niteliğin savunucusu, niteliğin simgesi oldu ve nitelik için kendini feda etti. Nitelikli bir çalışma yapma olanağı bulamadığı için dünyaya darıldı, uzun yıllar ızdırap içinde yaşadı. İçinde yaşadığımız koşullara gittikçe yabancılaştı ve biz hiçbir şey yapamadık.
Ama eksiksiz bir Avrupalıydı. Çok çalıştı, elli yıla yakın mimarlık hayatında, özellikle 1945-70 yılları arasında önemli etkileri oldu. Elli yıl mimarlığa ve topluma her şeyini verdi ve hiçbir şey istemedi. Çok ama çok farklı bir insandı. Arkasında bir Cündoğlu Hanı ile birkaç mobilya, Türkiye’nin Batılılaşmasına katkılarını bıraktı. Biraz taviz verseydi kim bilir neler yapabilirdi? Ama vermedi, veremedi. Çünkü nitelik onun kişiliğiydi.
Abidin Dino:
Bana gelince, İstanbul’dan apar topar uzaklaştırılıp birkaç yıl sürgünde yaşadıktan sonra sonunda Ankara’da ikamet etmeme müsaade edilmişti. Ankara’ya geldiğimi duyar duymaz fırladı, aradı, buldu beni Milar. Bunda şaşılacak bir şey yok sanılabilir. Oysa sürgünden yeni dönen, gözaltında bulunan bir kişi ile görüşmek o yıllarda herkesin göze aldığı bir ahbaplık değildi. Gerçi siyasal bakımdan herhangi bir yakınlık yoktu aramızda. Fakat Türk mimarisi ve sanatı üstüne düşündüklerimiz bağdaşıyordu.
NOTLAR
1. 1991, “Selçuk Milar”, Arkitekt Yaşama Sanatı, sayı: 3/1991, s.46.
2. Bu bölümün hazırlanmasında şu kitaptan yararlanılmıştır: Çetin Ünalın, 2002, Türk Mimarlar Cemiyeti’nden, Mimarlar Derneği 1927’ye, Mimarlar Derneği 1927 Yayını, Ankara.
3. Soner Yalçın, 2007, “Yeter! Söz Milletindir”, Hürriyet, 10.06.2007.
4. Selçuk Milar, 1988, “Yeter Söz Milletindir Afişi Nasıl Doğdu”, Tarih ve Toplum Dergisi, cilt:9, sayı:54.
5. Emin Nedret İşli, 1999, “Eser Dergisi ve Selçuk Milar”, Sanat Dünyamız, sayı:74, s.243.
6. 1991, Arkitekt Yaşama Sanatı.
7. Çetin Ünalın (ed.) 2013’te yayımlanacak, “Sözlü Tarih Çalışması, 1954 / Kuruluşa Doğru”, Mimarlar Odası: Sözlü Tarih, Mimarlar Odası Yayınları, Ankara.
8. Başak Önsal, 2006, Ankara’da Sanat Galericiliğinin Oluşumu 1950’ lerin Öncü Üç Galerisi Üzerine Bir Çalışma, yayımlanmamış yüksek lisans tezi, Tez Yöneticisi: Prof. Dr. Hasan Ünal Nalbantoğlu, ODTÜ, Ankara.
9. 1991, Arkitekt Yaşama Sanatı.
10. Şevki Vanlı, 1991, Arkitekt Yaşama Sanatı.
11. 2004, TMMOB 50. Yıl Andıcı, TMMOB Yayınları, Ankara.
12. 1956, Güzel Sanatlar Balo Gazetesi, 11.02.1956
13. 1991, Arkitekt Yaşama Sanatı.
KAYNAKLAR
Couch, C. ve C. Fraser, 2008, Introduction: The European Context and Theoretical Framework, Urban Regeneration in Europe, (ed.) C. Couch, C. Fraserand, S. Percy, Blackwell Science, Oxford, İngiltere.
Dinçer, İ. 2012, “Kentsel Dönüşüm Sürecini ‘Sorun Eksenli’ Olarak Ele Alma Biçiminin Getirdiği Olanaklar”, Batı Akdeniz Mimarlık, sayı: 51, ss.23-29
Roberts, P. 2000 “ The Evolution, Definition and Purpose of Urban Regeneration” , Urban Regeneration A Handbook , (ed.) P. Roberts, H. Sykes, ss.9-36, Sage, Londra.
Social Exclusion Unit, 2001, A New Commitment to Neighbourhood Renewal, National Strategy Action Plan, www.cabinet-office.gov.uk/seu.
Wallace, Moira, 2001, “ A New Approach to Neighbourhood Renewal in England “, Urban Studies, sayı: 38, ss.2163-2166.
Şumnu, 2014,s.9. | Şumnu, Umut (der.), 2014, Türkiye’de İçmimarlık ve İçmimarlar, İçmimarlar Odası Yayınları, Ankara.
ARTICLE
Örgütçü, Mimar, Tasarımcı, Galerici, Yazar, Editör, Yayıncı Selçuk Milar
Çetin Ünalın, Mimar
Mimarlar Derneği 1927, arşivinde bulunan mimar, tasarımcı, galerici, yazar, editör, yayıncı ve mimarların örgütlenmesine büyük emeği geçmiş Selçuk Milar’a ait 1950-1956 arasında yapılmış 16 özgün afişi, 17 Nisan 2012’de Ankara’da açılışını yaptığı bir sergi ile ilk defa izleyicilerle buluşturdu.
MİLAR HAKKINDA (1)
21 Şubat 1991’de kaybettiğimiz Milar, 1917’de İstanbul’da vali oğlu olarak doğmuş, Robert Kolej’den sağlık nedenleriyle ayrılmak zorunda kaldıktan sonra 1937’de Galatasaray Lisesi’ni bitirmiştir. 1938’de İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi’ne girerek 1943’te mezun olmuş, bir dönem Ankara’da Erkek Teknik Öğretim Müşavirliği Mimari Bürosu’nda Paul Bonatz’la çalışmıştır. Daha 18 yaşındayken Varlık dergisine hikâyeler yazmıştır. Akrabası Necip Fazıl Kısakürek’in Büyük Doğu dergisinde de yazıları çıktığı söylenir. Ankara’daki Cündoğlu Han (1948), Denizli Erkek Sanat Okulu (1945), Malatya Erkek Sanat Okulu (1946), İzmir Eşref Paşa Halkevi (1947) gibi pek çok mimari ve dekorasyon projesi hazırlamış, bunları uygulama şansı bulmuştur. Mimari proje ve çeşitli plastik sanatlar yarışmalarında jüri üyeliklerinde yapmıştır. Reklam ve amblem alanında eserleri vardır. Ankara Devlet Mimarlık Mühendislik Akademisi’nde mimarlık, iç mimarlık ve ince yapı dersleri vermiştir.
MİMARLARIN ÖRGÜTLENMELERİNE KATKILARI (2)
Milar’ın sergisine evsahipliği yapan Mimarlar Derneği 1927, 1927’de Ankara’da Türk Mimarlar Cemiyeti adıyla kurulan, 1934’ten sonra “Türk Yüksek Mimarlar Birliği” (TYMB) adını alan örgütün günümüzdeki devamıdır.
Milar TYMB Yönetim Kurulları’nda şu görevlerde bulunmuştur:
29 Aralık 1948 – 24 Aralık 1949, Yedek Üye
24 Aralık 1949 – 23 Aralık 1950, Yedek Üye, Genel Sekreter ayrılınca Genel Sekreter,
31 Aralık 1951 – 4 Eylül 1952, Genel Sekreter, Başkan ayrılınca Başkan
Milar, Oda yapısında örgütlenmeye en çok inanlardan, TMMOB Kanun taslağının hazırlanmasında ve takibinde büyük emeği geçenlerden birisidir. Mimarlar dernek olarak ilk örgütlenmelerinden çok kısa bir süre sonra Oda statüsüne geçmelerinin onları daha güçlü kılacağına inanmışlar, bu yönde inançla, ısrarla çaba göstermişler, taslaklar hazırlamışlar, bunları ilgililerine iletmiş, kamuoyuyla paylaşmış, takipçisi olmuşlardır. Ancak 1931’deki “Mimarlar Odaları Kanunu” önerileri, zamanın Nafia Bakanı’nın kapsamının genişletilmesi isteği nedeniyle bir süre sonra mühendisler de devreye girmiş, çeşitli komisyonlarda yıllarca sürecek, sonuç alınamayan çalışmalar (çatışmalar) başlamıştır. Komisyon çalışmalarının sonuç vermemesi üzerine, mühendisler 20.06.1951’de tasarılarını meclise iletmişlerdir.
Mühendislerin taslaklarını Meclise iletmeleri ve 31.12.1951’de Yönetim Kuruluna Genel Sekreter seçilmesi sonrası 09.02.1952’de Milar, Odalar Kanunu takibi raportörlüğüne talip olmuş, bunun üzerine Yönetim Kurulundan bazı üyeler itiraz ederek istifa etmişlerdir. Ancak Dernek karar defterlerinden Milar ve yeni oluşan Yönetim Kurulunun hızla, biraz da kızgınlıkla gece geç saatlere kadar çalışarak, 14.02.1952’de kanun tasarısı hakkındaki görüşlerini oluşturdukları anlaşılmaktadır. Bu görüşler tartışarak 17.05.1952’de de Süleyman Kuranel eliyle Bayındırlık Komisyonu’na mimarların TMMOB Kanun taslağı olarak iletilerek gündeme alınmasını sağlanmıştır. Bayındırlık Komisyonu Başkanı, Gaziantep milletvekili, mimar Süleyman Kuranel, Milar yerine 04.09.1952’de yapılan Olağanüstü Genel Kurulda, üç dönem 25.12.1954’e kadar sürdüreceği TYMB Başkanlığına seçilmiştir.
Milar her zaman örgütlü mücadele fikrine en çok inananların başında gelmiştir. Ancak sanatçı kişililiği, projeciliği ile daha çok mimarlığın bürokrasi ve uygulama bölümünde çalışan, kendisinden yaklaşık on yaş büyük Talat Özışık, İsmet Barutçu, Nizamettin Doğu gibi Derneğe büyük emekleri geçmiş kişilere karşı adeta tek başına bir muhalefet oluşturmuştur. Kişisel yapısı da buna uygundur. Bu ilişki Odanın kurulması aşamasında da görülmüş, Milar hep Ankaralılarla değil İstanbullulara birlikte hareket etmiştir.
Milar 15.12.1954’te yapılan ilk Genel Kurulda, Mimarlar Odası Genel Merkezi Haysiyet Divanı (Onur Kurulu) üyesi olarak seçilmiştir. Burada dikkati çeken, yönetime seçilenlerin, Ankaralı Milar dışında tümünün İstanbullu olmasıdır. Bu ilişki daha sonra da sürmüştür. O dönem İstanbul’da bulunan Oda Merkez Yönetimi tarafından Ankara Şubesi Kurucu Yönetim Kurulu’na 24.111955’te Milar, Vedat Dalokay, Necdet Şalvuz, Cemil Topçubaşı, Ertuğrul Özakdemir ile birlikte atanmıştır. Bu listenin özelliği ise, Milar dışındakilerin hiçbirisinin daha önce TYMB Yönetim Kurullarında görev almamasıdır. Bu Oda kuruluşunu hayata geçirenlerin Dernek kanatlarından çıkma kararlarından kaynaklanmaktadır. Dernek defteri yazışmalarından anlaşıldığı kadar, bu grup adına hareket eden, o dönem İstanbul’da bulunan Oda ile ilişkileri kuran en aktif üye Milar’dır.
Daha sonra 25.12.1955’te yapılan ilk Genel Kurulda seçilen Mimarlar Odası Ankara Şubesi Yönetim Kurulunun sekreter üyesi Milar’dır. İlk yılların kuruluş dönemi yokluk ortamında Milar’ın Ankara, Posta Caddesi Cündoğlu Han’daki ofisi Ankara Şubesi’nin resmî çalışma merkezidir ve adres olarak burası gösterilmiştir. Ankara Şubesi’nin 23.12.1956’da yapılan 2. Dönem Genel Kurulunda bu yönetim tamamen tavsiye edilmiş “Dernekçilerin” oluşturduğu bir kadro yönetime gelmiştir. Bundan sonra Milar’ın adına Oda ve Dernek Yönetiminde rastlamıyoruz. Sadece 01.02.1956’da çıkan TMMOB Bülten dergisinin ilk ve tek, o sayısının yayın müdürü olarak mimar ve mühendislerin örgütlenme ortamında görülmüştür.
MİLAR’IN AFİŞLERİ
Siyasî tarihimizin belki de en önemli, bazılarınca Demokrat Parti’nin seçimi kazanmasında büyük etkisi olduğu söylenen “Yeter Söz Milletindir!” sloganı ve afişi Milar’a aittir. Kazanılamayan 1946 seçimleri için hazırlanan afiş, kazanılan 1950 seçimlerinde de kullanılmıştır.(3) Afişin halk tarafından benimsenmesi, basında geniş yer bulması üzerine dönemin Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel, o sırada Teknik Öğretim Müsteşarlığı’nda çalışan Milar’ı işyerinde sitemini belirtmek için ziyaret etmiştir. Bu olaydan yaklaşık 20 gün sonra Milar’ın Urfa'da bir şantiyeye tayini çıkmış, bunu üzerine görevinden ayrılmıştır.(4)
Ancak Demokrat Parti, seçimlerde büyük bir zafer kazanarak iktidar olmasına rağmen böyle güçlü afişlerle karşılaşmamak için, seçim afişlerinde resim kullanımını yasaklayan özel bir kanun çıkarmıştır. Yıllarca yürürlükte kalan böyle bir kanunun dünyanın başka hiçbir ülkesinde görülmediği Milar tarafından belirtilmiştir.
Hatırını kıramayacağı bazı dostlarının büyük ısrarla bir afiş daha istemeleri üzerine, iktidar partisinin bazı uygulamalarını kınamasına rağmen, halkın bir kısmının yapılan icraattan şikâyetçi olduğu düşüncesiyle, halka inanmadığı bir şey söylememek için kanun uyarınca resimsiz, sadece üç kelimelik bir afiş hazırlamıştır: “Yaptıklarımız Yapacaklarımızın Teminatıdır.”
Demokrat Parti çevresinde büyük saygınlık kazanmış olmasına rağmen hiçbir zaman bundan faydalanma yoluna gitmemiş, onunla bütünleşmemiştir. Celal Bayar’ın kendisini “Bizim partidendir” şeklinde takdim etmesi üzerine, “Hayır, ben bir demokratım, ama Demokrat Partili değilim” diyerek itiraz etmiştir.(5)
Uzun yıllar Ziraat Bankası reklam afişlerini hazırlamıştır. Şevki Vanlı(6) Ziraat Bankası’nın başak benzeri ambleminin Milar’a ait olduğunu söyler. Ayrıca yakın tarihe kadar kullanılan, bugün basit bir değişime uğramış Şekerbank amblemi de ona aittir.
ESER DERGİSİ
1947’de başlığında “mimarlık, resim, heykel, dekorasyon, musiki, tiyatro, sinema” gibi konuları kapsayacağı belirtilen Eser dergisini yayımlamıştır. Eşref Paşa Halkevi projesinden eline geçen ücretle yayımlamaya başladığı iki aylık dergi Temmuz-Ağustos 1947 ve Nisan 1948 olmak üzere iki sayı çıkmıştır. “Sahibi ve yayın müdürü, sayfaya koyan, kapak kompozisyonu, başlıklar ve büyük harfleri çizen: Milar”dır. İzmit Kâğıt Fabrikası’nın yaptırdığı özel bir kâğıda bastırmıştır. Yurtiçinde ve yurtdışında çoğu mimar dostları olmak üzere temsilcileri vardır. “Türkiye’de basılmıştır” ibaresinin ayrıca İngilizce ve Fransızcada yazılmış olması, uluslararası olma hayallerinin göstergesidir. Dergide Abidin Dino, Nurullah Berk, Bedri Rahmi Eyüboğlu gibi sanat toplumundan önemli kişilerin yazıları ve Le Corbusier’den bir çeviri bulunmaktadır. Kendisi de “Yeni Türk Sanatı” ve “Paul Bonatz” başlıklı iki yazı yazmıştır. Ayrıca haberler, notlar ve aktüalite bölümleri vardır.
GALERİ MİLAR
1957 yılında Ankara’nın ilk sanat galerisi “Galeri Milar”ı kurmuştur. Burada dönemin birçok ünlü sanatçısının resim, batik, dekoratif ahşap işleri, mozaikleri gibi plastik sanatların çeşitli kollarını sergilemiştir. Şevki Vanlı (7) gerçek resmi, heykeli, mobilyayı Ankara’ya onun tanıttığını belirtir; galeride Celal Bayar’ı, Hasan Ali Yücel’i gördüğünü ilave eder. Bu galeri sadece plastik sanatlarının sergilenmesinin ötesinde, ülke ölçeğinde sanatsevenlerin buluştuğu sosyal iletişim ortamı olma özelliğini de yükümlenmiştir.(8)
Vedat Dalokay, Milar’ın projesini yaptığı Cündoğlu Hanın duvarlarında Abidin Dino’nun resimlerine yer vererek onu sanat dünyasına tanıtılmasına katkı sağlamaya çabaladığını anlatır.(9)
Milar’ın tasarladığı ve imal ettirdiği mobilyaları da Galeri Milar’da sergilemiş, yeni bir mobilya anlayışına öncülük etmiştir. Bu özgün tasarımların yanı sıra dönemin İtalyan ve Danimarka tasarımlarını, niteliklerinde hiçbir eksilme olmadan Türkiye’de ilk kez Milar üretmiş, detaylarda, malzeme seçimlerinde ve imalattaki titizlik neticesi yıllarca bu mobilyalar Ankara’da birçok evin en seçkin ve en sağlam eşya olarak kalmıştır.(10)
TMMOB BÜLTEN DERGİSİ
TMMOB tarafından üçüncü çalışma döneminde çıkarılmaya başlayan TMMOB haber ve fikir organı Bülten dergisinin ilk sayısının yayın müdürü Milar’dır. Ayda iki defa çıkarılan derginin 01.02.1956 tarihli ilk sayısının kapak sayfasında “Neşriyatı Milar idare etmiştir” notu özellikle belirtilmiştir. TMMOB Yönetim Kurulu Bülten’i yalnızca mesleki konuları içermeyip, ülke çıkarları açısından topluma sunulacak bir yayın organı olarak yayımlanmasını kararlaştırılmıştır. Dergi tüm üyelere ödemeli gönderilmiş, bunun 3.500’ü abone olmuştur.(11) İkinci sayıdan itibaren Milar’ın adına dergide rastlamamaktayız. Milar’ın titiz kişiliği ve TMMOB Yönetiminin önerdiği bütçeyi ayırmaması nedeniyle birlikte çalışmaya devam edememişlerdir.(12)
HAKKINDA YAZILANLAR
1991’de vefatının ardından Arkitekt dergisinde dostları tarafından yazılanlardan birkaç kısa not ile kendisini analım(13) :
Şevki Vanlı:
Milar, mimarlık ve sanat dünyasında Ankara’ya simge olmuştur. Yurtdışından, İstanbul’dan gelen her sanatçı ona uğrardı. Milar’ın en büyük kabahati, geniş çevrelere uyum sağlamaması oldu. Çünkü en iyiyi yapmaktan kimse onu vazgeçiremedi ve çok az kişi onun kıymetini bildi. Milar niteliğin savunucusu, niteliğin simgesi oldu ve nitelik için kendini feda etti. Nitelikli bir çalışma yapma olanağı bulamadığı için dünyaya darıldı, uzun yıllar ızdırap içinde yaşadı. İçinde yaşadığımız koşullara gittikçe yabancılaştı ve biz hiçbir şey yapamadık.
Ama eksiksiz bir Avrupalıydı. Çok çalıştı, elli yıla yakın mimarlık hayatında, özellikle 1945-70 yılları arasında önemli etkileri oldu. Elli yıl mimarlığa ve topluma her şeyini verdi ve hiçbir şey istemedi. Çok ama çok farklı bir insandı. Arkasında bir Cündoğlu Hanı ile birkaç mobilya, Türkiye’nin Batılılaşmasına katkılarını bıraktı. Biraz taviz verseydi kim bilir neler yapabilirdi? Ama vermedi, veremedi. Çünkü nitelik onun kişiliğiydi.
Abidin Dino:
Bana gelince, İstanbul’dan apar topar uzaklaştırılıp birkaç yıl sürgünde yaşadıktan sonra sonunda Ankara’da ikamet etmeme müsaade edilmişti. Ankara’ya geldiğimi duyar duymaz fırladı, aradı, buldu beni Milar. Bunda şaşılacak bir şey yok sanılabilir. Oysa sürgünden yeni dönen, gözaltında bulunan bir kişi ile görüşmek o yıllarda herkesin göze aldığı bir ahbaplık değildi. Gerçi siyasal bakımdan herhangi bir yakınlık yoktu aramızda. Fakat Türk mimarisi ve sanatı üstüne düşündüklerimiz bağdaşıyordu.
NOTLAR
1. 1991, “Selçuk Milar”, Arkitekt Yaşama Sanatı, sayı: 3/1991, s.46.
2. Bu bölümün hazırlanmasında şu kitaptan yararlanılmıştır: Çetin Ünalın, 2002, Türk Mimarlar Cemiyeti’nden, Mimarlar Derneği 1927’ye, Mimarlar Derneği 1927 Yayını, Ankara.
3. Soner Yalçın, 2007, “Yeter! Söz Milletindir”, Hürriyet, 10.06.2007.
4. Selçuk Milar, 1988, “Yeter Söz Milletindir Afişi Nasıl Doğdu”, Tarih ve Toplum Dergisi, cilt:9, sayı:54.
5. Emin Nedret İşli, 1999, “Eser Dergisi ve Selçuk Milar”, Sanat Dünyamız, sayı:74, s.243.
6. 1991, Arkitekt Yaşama Sanatı.
7. Çetin Ünalın (ed.) 2013’te yayımlanacak, “Sözlü Tarih Çalışması, 1954 / Kuruluşa Doğru”, Mimarlar Odası: Sözlü Tarih, Mimarlar Odası Yayınları, Ankara.
8. Başak Önsal, 2006, Ankara’da Sanat Galericiliğinin Oluşumu 1950’ lerin Öncü Üç Galerisi Üzerine Bir Çalışma, yayımlanmamış yüksek lisans tezi, Tez Yöneticisi: Prof. Dr. Hasan Ünal Nalbantoğlu, ODTÜ, Ankara.
9. 1991, Arkitekt Yaşama Sanatı.
10. Şevki Vanlı, 1991, Arkitekt Yaşama Sanatı.
11. 2004, TMMOB 50. Yıl Andıcı, TMMOB Yayınları, Ankara.
12. 1956, Güzel Sanatlar Balo Gazetesi, 11.02.1956
13. 1991, Arkitekt Yaşama Sanatı.
KAYNAKLAR
Couch, C. ve C. Fraser, 2008, Introduction: The European Context and Theoretical Framework, Urban Regeneration in Europe, (ed.) C. Couch, C. Fraserand, S. Percy, Blackwell Science, Oxford, İngiltere.
Dinçer, İ. 2012, “Kentsel Dönüşüm Sürecini ‘Sorun Eksenli’ Olarak Ele Alma Biçiminin Getirdiği Olanaklar”, Batı Akdeniz Mimarlık, sayı: 51, ss.23-29
Roberts, P. 2000 “ The Evolution, Definition and Purpose of Urban Regeneration” , Urban Regeneration A Handbook , (ed.) P. Roberts, H. Sykes, ss.9-36, Sage, Londra.
Social Exclusion Unit, 2001, A New Commitment to Neighbourhood Renewal, National Strategy Action Plan, www.cabinet-office.gov.uk/seu.
Wallace, Moira, 2001, “ A New Approach to Neighbourhood Renewal in England “, Urban Studies, sayı: 38, ss.2163-2166.